Binlerce yıl boyunca, sayısız ulus ve ülke ortaya çıktı ve tarihin sayfalarında kayboldu, ancak bazıları günümüze kadar ulaşabildi. Hangisinin en uzun süredir var olduğunu kesin olarak söylemek imkânsız, ancak bu yazımızda en eski 10 ülkeyi sıralamaya çalıştık.
Yunanistan
Bildiğimiz kadarıyla Yunan uygarlığı temelde dünyaya “antik” kelimesinin anlamını öğretti. Avrupa’nın ilk gelişmiş medeniyetleri M.Ö. 3200 civarında Yunanistan‘da filizlendi ve Atina, M.Ö. 508’de dünyanın ilk demokratik sistemini uyguladı. İngilizce konuşanların eski İngilizceyi anlamasına kıyasla eski Yunanca, modern Yunanca konuşanlar için daha anlaşılabilirdir ve Yunan tarihindeki sayısız an, (örneğin antik Olimpiyatlar, günümüzün uzun mesafe yarışına ilham veren Maraton mücadelesi gibi) Batı yaşamına girmiştir.
Çin
Medeniyetin büyük beşiklerinden biri olan Çin, her zaman üniter bir devletti. M.Ö. 17. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar hüküm süren ve bir zamanlar tamamen efsanevi olduğu düşünülen en eski hanedan Shang’ın, daha yakın zamanda Tunç Çağı yerleşimlerinin kalıntılarının bulunduğu kazılarla varlığı desteklendi. Günümüz Çin yazısının doğrudan atası olan bir yazı sistemine sahip olan ilk hanedandı. M.Ö. 206’den M.S. 220’ye kadar hüküm süren Han Hanedanlığı, Çin birliğini güçlendirdi ve bugün Çin’de hala önemli olan Konfüçyüsçülük gibi kültürel unsurların temellerini attı.
Portekiz
Kuruluş tarihi 1139 olan Portekiz, tam olarak eski uygarlıklar arasında yer almasa da, sınırlarının istikrarı nedeniyle bu listede yer almayı hak ediyor. Avrupa’nın geri kalanı çeşitli hükümdarlar, imparatorluklar, cumhuriyetler ve popüler demokrasilerle sürekli değişen sınırların içinde var olmaya çalışırken, Portekiz’de durum böyle olmadı. Ülke aynı zamanda Keşifler Çağı’nın (Coğrafi Keşifler) da ön saflarında yer aldı. O zamanlar emperyalist ve yerli toplumlar için zararlı olsa da, bugün bildiğimiz dünyanın yaratılmasına önemli ölçüde katkıda bulundu.
Fransa
Fransa’nın kuruluşunu ister Charlemagne’nin Kutsal Roma İmparatorluğu’nun (Francia) M.S. 843’te üç parçaya bölünmesine, ister Kral Clovis’in M.S. 481’de tahta geçmesine kadar takip edin. Ülkenin uzun süredir var olduğu inkâr edilemez. Yüzyıllar boyunca, feodal sistem kraldan çok vasallara (derebeyine bağlı kimse) daha fazla güç vermiş olsa da (Normandiya Dükü’nün 1066’da İngiltere’yi fethetmesi mükemmel bir örnektir), soylular hala (en azından sözde) Fransız monarşisine bağlıydılar ve şimdiye kadar varlığını sürdüren bir devletin temellerini atıyorlardı.
Ermenistan
Ermeniler, son 2600 yılın büyük bir bölümünde bir ülkeye sahip oldular. İlk defa M.Ö. 6. yüzyılda Ermenistan’dan bahsedilmiştir. Şimdi Ermenistan’ın başkenti olan Erivan, M.Ö. 782’de kuruldu. M.S. 301’de Hristiyanlığı ilk olarak resmi olarak devlet dini kabul eden Ermeniler, hâlâ kendi Ermeni Apostolik Kilisesine bağlıdırlar.
Japonya
Mitolojiye göre Japonya’nın, M.Ö. 660’da İmparator Jimmu tarafından kurulduğu iddia edilmektedir. Bununla birlikte, bir Çin belgesi, M.S. 3. yüzyılda Japonya’nın varlığını doğrulamaktadır. Bu da ülkenin kuruluşunun oldukça eski olduğuna dair güçlü bir kanıt sunar. Budizm kısa bir süre sonra Japonya’ya yayıldı. Ulus, zaten sekizinci yüzyılda bir edebi gelenek geliştirmeye başlamıştı, bu da M.S. 11. yüzyılın başlarında doruğa ulaştı. Bu gelişmenin görüldüğü dönem (Heian dönemi M.S. 794-M.S. 1185), bugün hala Japonya’yı tanımlayan çok sayıda kültürel özelliğin de ortaya çıktığı dönemdir.
İran
İran 16. yüzyılın başında yeniden birleşmiş olsa da, ülke dünyanın hemen hemen her yerinden daha uzun bir uygarlık tarihine sahip. Bronz Çağı döneminden Elam Uygarlığı, M.Ö. 3000’de çivi yazısı geliştiren ilk uygarlıklar arasındaydı ve Proto-İranlı gruplar M.Ö. 2000’de de bu bölgedeydi. M.Ö. 550-330 yılları arasında hüküm süren Ahameniş İmparatorluğu ise dünyanın en büyük imparatorluğuydu.
San Marino
Avrupa’daki en küçük üçüncü ülke olan San Marino, çeşitli nedenlerden dolayı bu listede. M.S. 301’de kurulan ülke, dünyanın en eski ülkelerinden biridir. Taş ustası aziz Marinus, Hıristiyanlara yapılan zulümden kaçmak için evi Hırvatistan’dan geldi ve San Marino Cumhuriyeti’ni kurdu. Resmi olarak anayasaya sahip olmayan bir ülkede fiili bir anayasa işlevi gören 1600 Tüzüğü, dünyada bu türden ilk belgedir. Bir mikro devlet olarak oldukça benzersiz olan San Marino, Avrupa’daki küçük şehir devletlerinin eski bir geleneğini yansıtıyor.
Etiyopya
Uluslardan ve ülkelerden daha geriye giderek, en eski hominid (insan) fosillerinden bazıları Etiyopya’da bulunmuştur. Ülke, M.Ö. 2000’den beri çeşitli monarşilerle yönetildi. Daha da önemlisi tüm işgalci güçleri yenebilen Etiyopya, hiçbir zaman bir Avrupa ülkesi tarafından sömürgeleştirilmeyen tek Afrika ülkesiydi. I. Dünya Savaşı’ndan sonra Birleşmiş Milletler’in öncüsü olan Milletler Cemiyeti kurulduğunda, Etiyopya tek bağımsız Afrika üyesiydi. Etiyopya her zaman çok çeşitli, çok kültürlü bir devlet olmuştur ve bu çeşitlilik aynı zamanda dinlerine de uzanmıştır. Aksum Krallığı, Ermenistan’dan sonra Hıristiyanlığı kabul eden ilk ülkelerden biriydi, ancak İslam ve Yahudiliğin de yüzyıllardır burada bağları var.
Mısır
Eski Mısır’ın bir kültür olarak günümüz Mısır’ı ile çok az benzerliği olmasına rağmen, erken Mısır hanedanlarına benzeyen ilk kültürler M.Ö. 6000’de oluşmaya başladı. Çivi yazısından sonra dünyanın en eski ikinci yazı sistemi olan Mısır hiyeroglifleri M.Ö. 3200 civarında ortaya çıktı ve Kral Menes M.Ö. 3150 civarında ilk birleşik krallığı kurdu. Otuz hanedan sonra Mısır, önce Pers sonra Yunan egemenliğine girdi. Kısa süre sonra İslam Hilafetinin egemenliğine girdi ve o zamandan beri çoğunluğu Müslüman bir ulus olarak kaldı. Modern Mısır devleti, Mısırlıların 1952’de İngiliz yönetiminden ayrılması ile ortaya çıktı.
FABE TRAVEL