CEHENNEME GİDEN MERDİVENLER
JAVA’NIN AKTİF VOLKANI BROMO Probolingo’daki otelimde sabah saat 4:30 suları. Gün ışığının odama süzülmeye başladığı, sabahın bu çok erken saatinde koridorda bağıran genç kızlar ve banyoda su dökünürken en iğrencinden balgam sesi çıkaranlar nedeniyle uyuyamıyorum. Şimdi de, ne olduğunu anlayamadığım, kelimeleri uzata uzata konuşan bir erkek sesi hoparlörden bağırıyor. Gerçekten bir türlü rahat edemedim bu ülkede. Probolinggo’da sabah kahvaltı yapabileceğim bir yer bulamayacağımı bildiğimden bir gece evvel bir marketten poğaça türü şeyler alıp hazır sütlü sıcak kahvemle odamda hallediyorum. Ana caddeden, sarı renkli
BALİ / ENDONEZYA
Bali Adasından sevgiler
DENPASAR / BALİ / ENDONEZYA
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE UZANAN KÖPRÜDE ADIM ADIM 14 AY ASYA – AFRİKA 2002 – 03 Java Adasında doğuya doğru yolculuğuma devam ediyorum. Jakarta’dan sonraki durağım Java’nın ikinci büyük şehri Yogyakarta oldu. Bir anlamda sanatsal ve kültürel başkent. Jakarta gibi dev binalar arasında giden metropol otoyolları yerine tek ya da iki katlı binalarla dolu, daha hoş bir şehir. Her iki şehrin de kolay tarafı “budget accommodation” denilen ucuz ve turistik otellerin neredeyse bir caddeye ve çevresine toplanmış olması. Dolayısı ile otel ve uygun restoran bulmak
JAKARTA / JAVA / ENDONEZYA
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE UZANAN KÖPRÜDE ADIM ADIM 14 AY ASYA – AFRİKA 2002 – 03 Lake Toba’daki son günümde çok enteresan bir şey yaşadım. Öncelikle bu olayla başlamak istiyorum. Bataklar, Lake Toba civarında yaşayan bir etnik grup. Büyük bir çoğunluğu Hristiyan. Rehberim Sar ile Samoir Adasını gezerken Ambarita köyü yakınlarında bir cenaze merasimi olduğunu fark ediyoruz. Sar, rahatlıkla merasime katılabileceğimizi ve fotoğraf çekebileceğimi söyleyince kalabalığın arasına katılıyorum. Tabuta konmuş cenazenin etrafında kendi geleneksel danslarını yapan takım elbiseli ve kravatlı Batak erkekleri aslında tradisyonel olanla
CEHENNEME GİDEN MERDİVENLER – JAVA’NIN AKTİF VOLKANI BROMO
Probolingo’daki otelimde sabah saat 4:30 suları. Gün ışığının odama süzülmeye başladığı, sabahın bu çok erken saatinde koridorda bağıran genç kızlar ve banyoda su dökünürken en iğrencinden balgam sesi çıkaranlar nedeniyle uyuyamıyorum. Şimdi de ne olduğunu anlayamadığım, kelimeleri uzata uzata konuşan bir erkek sesi hoparlörden bağırıyor. Gerçekten bir türlü rahat edemedim bu ülkede. Probolinggo’da sabah kahvaltı yapabileceğim bir yer bulamayacağımı bildiğimden bir gece evvel bir marketten poğaça türü şeyler alıp hazır sütlü sıcak kahvemle odamda hallediyorum. Ana caddeden, sarı renkli minibüslerden birine atlayıp
