0 (532) 711 06 30 - 0 (541) 711 06 30 fabe@fabetravel.com

Giriş

Üye Ol

Bir hesap oluşturduktan sonra, rezervasyon yapabilir, ödeme durumunuzu izleyebilir ve turu tamamladıktan sonra turu değerlendirebilirsiniz.
Kullanıcı Adı*
Şifre*
Şifreyi Onayla*
Adınız*
Soyadınız*
Doğum Tarihi*
E-posta*
Telefon*
Ülke*
* Hesap oluşturmakla Şartlar ve Koşullar ile Gizlilik Sözleşmesi'ni kabul etmiş olursunuz.
Lütfen bir sonraki adıma geçmeden önce Şartlar ve Koşulları kabul edin

Zaten bir üye misiniz?

Giriş
0 (532) 711 06 30 - 0 (541) 711 06 30 fabe@fabetravel.com

Giriş

Üye Ol

Bir hesap oluşturduktan sonra, rezervasyon yapabilir, ödeme durumunuzu izleyebilir ve turu tamamladıktan sonra turu değerlendirebilirsiniz.
Kullanıcı Adı*
Şifre*
Şifreyi Onayla*
Adınız*
Soyadınız*
Doğum Tarihi*
E-posta*
Telefon*
Ülke*
* Hesap oluşturmakla Şartlar ve Koşullar ile Gizlilik Sözleşmesi'ni kabul etmiş olursunuz.
Lütfen bir sonraki adıma geçmeden önce Şartlar ve Koşulları kabul edin

Zaten bir üye misiniz?

Giriş

MİKONOS ADASINI ZİYARET ETMENİZ İÇİN NEDENLER

FABE TRAVEL-MİKONOS (1)

Ege Denizi’nin ortasındaki Mikonos Adası, en çok yoğun ve hareketli gece hayatıyla tanınır ancak Arnavut kaldırımlı ara sokaklarında sayısız hazine gizlidir. Muhteşem gün batımı manzaraları ve berrak sular arasında, pelikanlarla arkadaş yapmaktan beyaz boyalı kiliselere hayran kalmaya kadar yapılacak sayısız şey bulabilirsiniz. İşte size Mikonos’u ziyaret etmeniz için nedenler:

Pelikanlarla veya Yel Değirmenleriyle Selfie Çekin

Mikonos’un maskotu Petros adında dost canlısı bir pelikandır. 60’lardan 80’lere kadar, turistler bir fotoğraf için kelimenin tam anlamıyla Petros’un peşinde koşarlardı. Bugün, 1985’te kuşun ölümünden çok sonra bile, pelikanlar hala Adanın amblemi olarak kabul ediliyor ve en iyi özçekim yoldaşları oluyor. Şu anda Mikonos’ta sadece üç tane var, bu yüzden onları bulabilmek için çok uğraşmanız gerekecek. Alternatif olarak, 16.ncı yüzyıldan kalma ikonik badanalı yel değirmenlerinin yanında bir selfie ile Instagram sayfanızdaki beğenilerinizi artırabilirsiniz.

Muhteşem Plajlarda Zaman Geçirin

Elia gibi kalabalık ve hareketli kumsallardan Agios Sostis gibi daha izole noktalara kadar, Mikonos sahilleri her tür gezgine hitap eder. Çoğu, masmavi veya turkuaz sularla birlikte uzun beyaz kumlara sahiptir. Bir şezlonga yaslanın, yüzmeye gidin veya su kayağı yapmayı deneyin – su kayağı en iyi Kalafatis Plajı’nda yapılır. Özel tenha bir deneyim için Fokos’a uğrayın; adanın kuzey kesiminde kayalık bir koyda bulunan bu plaj, atların uğrak yeridir – burada binicilik çok popülerdir.

Küçük Venedik’ten Günbatımı Manzaralarını İçine Çekin

18.nci yüzyılda zengin tüccarlar ve kaptanlar tarafından geliştirilen, “Küçük Venedik” olarak da bilinen şirin Alefkantra, Mikonos’ta muhteşem bir gün batımının tadını çıkarmak için en önemli noktalardan biridir. Bölge, adını zarif beyaz evler ve şirin açık hava oturma alanlarına sahip restoranların sıralandığı romantik sahili sayesinde ünlü İtalyan kentinden alır ve deniz seviyesinden bir metreden daha az yüksekliktedir. Balkonlardan ve ahşap pencerelerden son güneş ışınlarını yakalayın, ada yaşamının tadını çıkarın.

FABE TRAVEL-MİKONOS (3)
Matogianni Caddesi’nde Özel Tasarım Kıyafetler Satın Alın

Adanın kalbi, Mikonos Kasabası’ndaki Arnavut kaldırımlı Matogianni Caddesi’nde atar. Yunan ve uluslararası ünlülerin parlak begonviller ve lüks butikler arasında aylak aylak oturduğu yer burasıdır. Louis Vuitton ve Hermès gibi lüks mağazalarda ve çok sayıda sofistike yerel mağazada Yunan moda sahnesinin tadına varın. Mola zamanı geldiğinde, lezzetli bir souvlaki alın ya da erken saatlere kadar açık olan birçok restoran veya kafeye uğrayın.

Yerel Sanat Galerilerini ziyaret edin

Mikonos, sanat ortamıyla ünlü olmayabilir ancak meraklılar adanın galerilerine aşık olacaktır. 1994 yılında kurulan ve üç odadan oluşan Rarity Gallery, hem ünlü hem de gelecek vaat eden uluslararası sanatçıların resim, heykel, fotoğraf ve enstalasyonlarını sergileyen harikalar arasında yer alıyor. Dio Horia akılda tutulması gereken bir diğer isim; genç yeteneklerin sergilerine ev sahipliği yapar. Bu galeri aynı zamanda Mikonos çevresindeki diğer yerlerde de etkinlikler düzenlemektedir.

Güzel Mimariye Hayran Kalın

Mikonos Kasabası’nın klasik Kiklad evlerinden güzel kiliselere kadar adanın büyüleyici bir mimarisi vardır. Harika bir örnek, minimalist cephesiyle Belediye Binasıdır. 19.ncu yüzyıldan kalma, müzeye dönüştürülmüş orta sınıf bir ev olan Lena’nın evindeki otantik Mikon tarzına hayran kalın ve muhteşem kırmızı kapılarla bezeli Paleokastro Manastırı ve bembeyaz Panagia Paraportiani Kilisesini ziyaret etmeyi unutmayın.

Ano Mera’nın Güzel Köyü’nü keşfedin

Kalabalık merkezden kaçmak isterseniz Mikonos’un en eski ve en çekici köylerinden birini ziyaret edin. Mikonos Kasabası’ndan birkaç kilometre uzakta bulunan Ano Mera, adanın daha bozulmamış kısmında biraz sakin vakit geçirmek isteyenler için mükemmel bir seçimdir. Burada, kendi ürünlerini yetiştiren hayvan sahibi yerlilerle sohbet edebilirsiniz. Köyün baş tacı, Floransalı sanatçılar tarafından hazırlanmış ayrıntılı bir kubbeye ve ahşap oymalara sahip olan 16.ncı yüzyıldan kalma Panagia Tourliani Manastırıdır. Manastırın yanındaki ana meydanda bir dizi restoran vardır; en popüleri To Steki Tou Proedrou’dur.

FABE TRAVEL-MİKONOS (2)
Yunanistan’ın Zengin Mirasını Keşfedin

Mikonos, müzelerinde keşfedilmeye değecek büyüleyici bir tarihe ve geleneklere sahiptir. Paraportiani’den birkaç dakika uzaklıkta, tarihi el yazmaları ve fotoğrafların yanında Mykonian mobilya ve seramiklerinden oluşan muhteşem bir koleksiyon sergileyen Folklor Müzesi’ni vardır. 17.nci yüzyıldan kalma değerli vazoların yanı sıra heykeller, seramikler ve mücevherler için limana yakın Arkeoloji Müzesi’ne geçin ve Lena’nın evinin yanındaki Ege Deniz Müzesi’ni de kaçırmayın; zengin bir harita koleksiyonu ile birlikte tarih öncesi çağlardan günümüze kürek ve yelkenli gemilerin kopyalarını sergiliyorlar.

UNESCO Listesindeki Delos’u Görmek İçin Bir Feribota Atlayın

Daha fazla tarihle haşır neşir olmak için, Eski Liman’dan Yunanistan‘ın en önemli arkeolojik alanlarından biri olarak kabul edilen UNESCO Dünya Mirası alanı olan Delos adasına günübirlik bir gezi yapın. Yunan mitolojisine göre Delos, iki tanrı, Apollon ve Artemis’in doğum yeridir. MÖ 7. yy’a tarihlenen Aslanların Terası veya Delian Tapınağı gibi şaşırtıcı antik kalıntılar arasında yürürken ilahi ruhu hissedeceğinizden emin olabilirsiniz. Ayrıca, yakın zamanda kazılmış değerli heykeller ve mozaiklere ev sahipliği yapan küçük bir arkeoloji müzesi de bulunmaktadır.

FABE TRAVEL

error: Bu sitede yer alan tüm veriler korunmaktadır !!
Yardıma mı ihtiyacınız var?