Seyşeller hakkında zaten bildiğiniz çok şey var – güzel kumsalları var, hava tüm yıl boyunca sıcak ve balayını orada geçiren bir çok ünlü. Bu makalede Seyşel Adaları hakkında muhtemelen bilmediğiniz bazı büyüleyici gerçekleri sunuyoruz.
Seyşeller Bir Zamanlar Timsahlarla Doluydu
Yerleşimciler ilk geldiklerinde karşılaştıkları en büyük sorunlardan biri bol miktarda tuzlu su timsahıydı. 1819 civarında soylarının tükendiği düşünülüyor ancak zaman zaman hala görüldüğü bildirildi. Şimdilerde ise hiç kalmadı.
Bulunmayı Bekleyen Gömülü Bir Hazine Var
La Buse (şahin) olarak bilinen Fransız Korsan Olivier Levasseur’un hazinesinin Mahe adasında saklandığı düşünülüyor. La Buse’nin kendisinden bir kriptografi ile, kayaya yapılmış korsan işaretleri ve hatta hazinenin küçük bir miktarı ortaya çıkarılmış durumda, bu efsaneyi anlatan çok fazla hikaye var. Mahe adasında yaşayan bir adam, yaşamını hazineyi bulmaya adadı. Ayrıca Moyenne de dahil olmak üzere adaların etrafında gizlenmiş başka hazine hikayeleri de var ancak La Buse Hazinesi’nin hikayesi diğerlerinden daha fazla kanıta sahip.
Moyenne Adası Perili!
Tamam, belki bu bir gerçek olmaktan çok bir efsane, ancak küçük Moyenne adasının perili olduğuna dair yaygın bir inanç var. En popüler hikaye, orada gömülü hazineyi koruyan bir hayalet olduğudur. Ancak 1960’larda adayı sadece 10.000 sterline satın alan İngiliz adam, adada yaşayan daha birçok hayaletin hikayelerini anlattı.
Curieuse Cüzzamlı Bir Koloniydi
1829’dan 1965’e kadar 100 yılı aşkın bir süre boyunca, Curieuse adası bir cüzzamlı kolonisi olarak işlev gördü. Tarihinin kalıntıları bugün hala görülebilmektedir ve eski doktorun evi müze olarak korunmuştur.
İki UNESCO Dünya Mirası Alanı Var
Tüm dünyada şu sıralarda sadece 206 ‘doğal’ UNESCO Dünya Mirası Alanı var ve Seyşeller bunlardan ikisine ev sahipliği yapıyor. Vallée de Mai Doğa Koruma Alanı ve Aldabra Atolü (dünyanın en büyük ikinci mercan atolü), her ikisi de olağanüstü doğal güzellikleriyle listelenmiştir. Dev kaplumbağalar gibi çeşitli endemik ve nesli tükenmekte olan türlere ev sahipliği yapıyorlar. Her ikisi de Seyşeller gezisinde kaçırılmamalıdır.
Yerli Halk Yok
Seyşeller, Fransız yerleşimcilerin Afrikalı köleleriyle birlikte gelmeye başladığı 1770 yılına kadar ıssızdı. Bundan önce korsanlar, adaları üs ve mola yeri olarak kullanmışlardı. Bugün Seyşeller, başta Avrupa, Afrika ve Hindistan olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelen kültürlerin ‘erime potası’ olarak anılıyor.
Seyşeller %99’u Su Üzerinde
Seyşeller’in münhasır ekonomik bölgesi 1.374.000 km2’dir; Bunun sadece 459 km2’si 115 adanın tamamında kara kütlesidir, bu da yalnızca %0,03’ünün kara olduğu anlamına gelir. Adaların çoğu ıssızdır ve nüfusun %90’ı Mahe adasında yaşamaktadır. Sonraki en kalabalık iki ada Praslin ve La Digue’dir.
Yöresel Lezzet, Meyveli Köri
Bir zamanlar olduğu kadar yaygın olarak yenilmese de bugün hala geleneksel bir yemek olarak yenir.
Bayrak Sadece 1996’dan Beri Kullanılıyor
1976’da İngiltere’den bağımsızlığını kazanmasından bu yana, üç farklı bayrak kullanmışlar ve sonuncusu 1996 yılından beri kullanılıyor. Renklerin her birinin farklı anlamları vardır: mavi gökyüzünü ve okyanusu simgeler; güneş için sarı; insanlar ve ilerleme kararlılıkları için kırmızı; beyaz, sosyal adalet ve uyum için, yeşil ise toprak ve doğal çevre için anlamlar ifade eder.
Dünyanın En Büyük Cevizi
Coco de Mer, 20 kg ağırlığa sahip olduğu düşünülen dünyanın en büyük kuruyemişidir. Palmiye ağaçlarının kendileri 30 metre yüksekliğe kadar büyüyebilir.
Dünyanın En Büyük Kaplumbağası
Aslında erkek olan Esmeralda, neredeyse 300 kg ağırlığıyla dünyanın en büyük kaplumbağası. Seyşeller’e özgü bir Aldabra Dev Kaplumbağasıdır. 170 yaşında, aynı zamanda dünyanın en yaşlı ikinci kaplumbağası olduğu düşünülüyor. Onunla tanışmak isterseniz, çevre dostu bir tatil yeri olan Bird Island Lodge’un bulunduğu özel bir ada olan Bird Island’da yaşıyor.
FABE TRAVEL