SENEGAL’İN YAŞAM KAYNAĞI: BALIKÇILIK
Uzun Atlantik kıyı şeridi, Senegal ve Kasamans (Casamance) Nehirleri, Sine-Saloum Deltası, geniş su yolları ağı ve akarsu kolları ile Senegal, büyük bir yiyecek, gelir ve gurur kaynağı olan balıkçılığın bir yaşam biçiminden daha fazlasının olduğu bir ülkedir.
Balık, Senegal halkının menüsünde en önde gelen bir üründür ve ülkenin geleneksel yemeği olan “ceebu jën” (balıklı pilav) için başlıca malzemedir. Senegalliler ortalama olarak senede 35 kilogram balık tüketir. Balık, ülkenin hayvansal protein tüketiminin yüzde 75’ini oluşturur. Senegal’in, aslında beyaz bir orfoz olan thiof adında milli bir balığı bile var.
Balıkçılık endüstrisi, halkın yemek masasına değişik yiyeceklerin gelmesine de yardımcı olur. Ülkenin GSYİH’sının sadece yüzde 3,2’sine katkıda bulunabilir, tüm ihracatın yaklaşık yüzde 10’unu ve ülkenin iş gücünün yüzde 17’sini oluşturur. Özellikle büyük şehir merkezleri dışında istihdamın çok az olduğu bir ülkede, çok daha genişlemiş bir balıkçılık endüstrisi (tekne imalatçılarından balıkçılara ve piyasadaki tüccarlara kadar) doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 600.000 kişiyi istihdam etmektedir. Tüm bu, zanaat tekniklerinin, modern teknik bilginin ve ülkenin doğal coğrafyasının birleşimine dayanan bir dev endüstridir.

Parlak renklere boyanmış göz alıcı piroglar (geleneksel kanolar) kuzeydeki Fransız etkili şehir Saint-Louis’den güneydeki Cap Skirring Plajlarına kadar tüm Atlantik sahili boyunca sıralanır. Senegal, sağlam ağaç kütüğünden yapılan kayıklardan, kısa ama sağlam yapılı U şeklindeki teknelere kadar tasarımı değişen, tahmini 20.000 piroga sahiptir. Bazıları turizm ve ulaşım için kullanılırken, büyük çoğunluğun tek bir amacı vardır: Atlantik’teki balık sürüleri.
Okyanusun derinliklerinden gelen besin dolu soğuk suların yüzeye çıkarken yüzeydeki yaşamı beslemesi sayesinde (upwelling) Batı Afrika sahilleri, Dünyanın en zengin sularından biridir.
Küçük piroglar, şafakta Soumbedioune, Mbour ve Kayar Limanlarından ayrılır ve aynı akşam taze balıklarla geri döner. Balıkçıların yüzyıllardır edindikleri muazzam bilgi hazinesine, yılın mevsimine ve hedef ava bağlı olarak, bu çevik tekneler iyi bir yer bulabilmek için kıyıdan 100 kilometreye kadar açılacaktır.
Kuzey Senegal’de balık tutmak için en iyi zaman, yağışlı sezonda, Temmuz’dan Eylül’e kadar olan dönemdir. Bu dönemde ağlardan çıkan balık miktarı çok daha fazla olur. Üç ila beş kişilik bir tayfa grubuyla balığa çıkar ve her hafta bir büyük av yakalayarak geri dönebilmeyi hedeflerler.

Senegal’in 530 kilometrelik sahil şeridi, kumluk plajlardan geniş nehir ağızlarına ve kıyıdan uzak adalara kadar çeşitlilik gösterir. Dakar’ın karşısındaki Senegal’in ünlü adası Ile Gorée’nin etrafında “En iyi mevsim suyun sıcak olduğu ve çok farklı balık çeşitlerinin olduğu zamandır: Carangue (trevali), seriole (sarı kuyruk), iskarmoz, kırmızı levrek ve bazen de lahoz balığı. Kış boyunca badèche (altın orfoz) ve büyük kalamar sıkça avlanır ancak su pek berrak olmaz, yüzen küçük parçacıklar ve mikroorganizmalar nedeniyle görüş mesafesi çok az olur.
Senegal Nehri, Gine’nin yüksek dağlık bölgelerinden doğar ve Atlantik kıyısındaki Saint-Louis şehrine kadar uzun bir yol kat eder. Bu uzun yolculuğunun neredeyse yarısı Senegal topraklarında gerçekleşir. Saloum Nehrinin Atlantik’e dökülmeden önce oluşturduğu Sine-Saloum Deltası geniş bir mangrov ormanı ve kıvrımlı su yollarını kapsar. Casamance Nehri ise Senegal’in güneydoğusunda Atlantik’e dökülmeden önce yaklaşık 320 kilometre boyunca akışını sürdürür.
Kasamans Bölgesi, Senegal’in geri kalanından daha uzun bir yağışlı mevsime sahiptir. Bu da balık tutmanın en verimli olduğu zamandır. Temmuz-kasım ayları arasında, balıklar üremek için denizden ayrılıp bolongs’a gelir ve yavruları burada büyür. Mangrov ağaçlarının kökleri küçük balıklar için mükemmel bir yuvadır ve daha büyük yırtıcılar için avlanma alanı sağlar. Bu nedenle tüm sular hayatla doludur.
Ağ ya da zıpkın ile avlanma olsun, zanaatkar balıkçılık uzun süredir sürdürülebilir bir şekilde uygulanmaktadır. Yine de Senegal, Atlantik balık stoklarını tüketen bir tehlikeyle karşı karşıya.

1.700 civarındaki Senegal pirogu ile aynı miktarda balık yakalayabilen yabancı trol tekneleri, bu sularda yasadışı olarak (Batı Afrika’da yakalanan balıkların yüzde 40’ı yasadışı olarak yakalanmaktadır) veya uygun şartlar için verilen izinlerle avlanıyor. Bu trol tekneleri çoğunlukla balık yağı veya balık yemi yapmak için küçük paljik türleri yakalar. Bunlar işlenir ve iç balık stokunu (balık çiftlikleri), evcil hayvan veya çiftlik hayvanlarını beslemek için ihraç edilir.
Batı Afrika’daki balık yemi ve balık yağı endüstrisi 2,4 milyar dolar değerinde bir hacimdedir ve yerel nüfus üzerinde bir domino etkisi vardır. Okyanusta daha az balık, Senegal halkının yemek masalarında sadece daha az yiyecek anlamına gelmez, aynı zamanda gelir ve istihdamı azaltırken, Senegalli balıkçıları daha uzun saatler çalışmaya zorlar.
Balıkçılık uzun senelerdir Senegal’in can damarı olmuştur. Nesilden nesile geçen asil bir meslek olarak görülmektedir.
FABE TRAVEL